KARMAŞA
Hayatımda tamamlanamayan o kadar yarım cümle var ki. Demin empati teması ile başladım yazıma sonra arkadaş seçimini konu edinmek istedim ama zihnimin karmaşası durdurdu beni. Hepsini sıyırıp bir kenara karmaşama yer açtım neden bu kadar karmaşık her şey, bu kadar düşünerek hangi bilinmezliği çözebilirim tam olarak.
Oturup saatlerce her konudan yarım yamalak konuşabilecek bir iç sesim var. Zihnimi her şeyle alakadar olamayacağına ikna edemiyorum bir türlü. Gamsız olmak derdinde değilim ama; bazen çıkarıp zihnimdekileri bir kenara, tüm sakinliğimle derin bir nefes almak istiyorum, dinlenmek istiyorum.
Hepimiz bir noktada bu karmaşaya boğuyoruz kendimizi. Kimimiz pes ederken, kimimiz bıçak biliyoruz. Peki nasıl sükuta erecek ruhumuz, kalbimizi hangi yolla tatmin edip yüklenmeyi bırakacağız dünya derdini? İşte ben bunu hiçbir zaman bulamıyorum. İçimden taşanları görmezden gelip daha fazlasını alıyorum yüreğime.
İnsan bazen bir şeylerin değişeceğine, yağmurların dindiği bir dünyanın varlığına inanmak istiyor. Zihnim bu kadar karmaşık evet ama, ben hepsine karşı güçlü silahlar barındırıyorum ruhumda. Mutlu olabiliyorum en ufak şeye, hem de ayaklarım yerden kesilircesine ya da dertlenebiliyorum oyuncağını kaybeden çocuğun derdiyle. Tüm karmaşama rağmen seviyorum kendimi ben. Beni ben yapan her şeyi; duygularımı doruklarda yaşayışımı, insanlara bu denli kıymet verişimi, kedileri mıncıracak kadar sevişimi seviyorum.
Devam edebiliyor olmamın sırrı da tam olarak bu sanırım.
Yorumlar
Yorum Gönder